1958 sonbaharında, bu zamana kadar ağabeyi Lawrence’tan daha az ünlü olmayan yazar Gerald Durrell, Star of England gemisinde Arjantin’e gitti. Karısı Jackie’nin hatırladığı gibi, Patagonya’yı ziyaret etmek ve binlerce penguen kolonisini kendi gözleriyle görmek, fokların ve deniz fillerinin yaşamını gözlemlemek Darrell’in eski hayaliydi. Ayrıca, hayvanat bahçesi için keşif gezisinden bir Güney Amerika hayvanı koleksiyonu getirecekti. Tapir Claudius, küçük Juanita, papağan Blanco ve diğerleri, yalnızca Jersey Hayvanat Bahçesi’nin sakinleri ve herkesin favorisi olmakla kalmadı, aynı zamanda Darrell’in Arjantin hakkındaki yeni kitabı «The Land of Rustles»ın komik ve sonsuz dokunaklı kahramanlarının prototipleri oldular. İngiliz eleştirmenlerden biri, «Hayvanlar, kuşlar ve böcekler konuşabilseydi, Bay Durrell’e ilk Nobel Ödülünü verirlerdi…» diye yazmıştı.
